Brakial Pleksus Nedir?
BRAKİAL PLEKSUS FELCİ: Tanı, Tedavi, İyileşme Süreci
Brakial Pleksus Nedir?
Brakial pleksus, omurilikten çıkan sinirlerin bir ağ şeklinde birleşip dağılmasıyla oluşan, omuz, kol ve eli kontrol eden sinir ağıdır. Bu sinir ağı, boyundaki omurilik segmentlerinden (C5, C6, C7, C8 ve T1) çıkar ve omuz, kol ve eldeki kasların hareketinden ve deri duyusundan sorumludur. Brakial pleksus, özellikle kolların kaldırılması, dirseklerin bükülmesi, ellerin kavranması gibi hareketleri kontrol eder.
Brakial pleksus beş ana bölümden oluşur:
- Kökler: Omurilikten çıkan beş ana sinir lifidir.
- Trunkuslar: Bu sinir köklerinin birleşerek üç ana gövde oluşturduğu yerdir.
- Divizyonlar: Her trunk, anterior (ön) ve posterior (arka) olmak üzere ikiye ayrılır.
- Kordlar: Divizyonlar tekrar birleşir ve üç büyük sinir demeti haline gelir, bu sinir demetleri kollar ve eller için sinir iletimi sağlar.
- Terminal dallar: Kordlardan ayrılan üst ekstremitenin ana sinirleridir.
Brakial pleksus, vücudun üst ekstremitesinin duyusal ve motor işlevlerinin düzenlenmesinde kritik bir rol oynar.
Brakial Pleksus Felci Nedir?
Brakial pleksus felci, yukarıda anlatılan karmaşık yapıya zarar gelmesi sonucu oluşan bir sinir felcidir. Brakial pleksus felci genellikle doğum sırasında meydana gelir ve bu durumda “doğumsal brakial pleksus felci” olarak adlandırılır. Yetişkinlerde ise travma (örneğin trafik kazaları, spor yaralanmaları veya düşme gibi olaylar) sonucu gelişebilir. Sinir hasarının derecesine bağlı olarak, hafif kas güçsüzlüğünden tam felce kadar değişen belirtiler ortaya çıkabilir. Tedavi, fizyoterapi, cerrahi müdahale veya sinir onarıcı tedaviler içerebilir.
Brakial Pleksus Felci Nedenleri
Travmatik brakial pleksus felci, brakial pleksus sinir ağına yönelik ani ve şiddetli bir travma sonucu oluşur. Sinirler gerilir, kopar veya sıkışır, bu da felce neden olabilir. Bu durum, genellikle omuz veya boyun bölgesine alınan darbe veya aşırı gerilme sonucu meydana gelir. Travmatik brakial pleksus felcinin en yaygın nedenleri şunlardır:
Brakial Pleksus Felcinin Belirtileri
Brakial pleksus felcinin belirtileri, sinir ağındaki hasarın derecesine ve etkilenen sinirlerin hangi bölgesinde olduğuna bağlı olarak değişir. Hafif sinir gerilmesinden tam sinir kopmasına kadar çeşitli düzeylerde yaralanmalar olabilir. Genel olarak brakial pleksus felci şu belirtilerle kendini gösterir:
- Kol ve omuzda hareket kaybı: Etkilenen sinirlerin kontrol ettiği kaslarda felç (paralizi) veya ciddi kas zayıflığı olabilir. Bu, kolun kaldırılmasını, dirseğin bükülmesini veya elin kavramasını zorlaştırabilir. Bazı vakalarda kol tamamen hareketsiz kalabilir.
- Kas zayıflığı: Felcin daha hafif olduğu durumlarda kolda kısmi kas zayıflığı görülür. Bu zayıflık, özellikle kolun belirli hareketlerini yaparken kendini gösterir.
- Kol ve elde duyusal kayıp: Brakial pleksus sinirleri duyusal iletimden de sorumlu olduğu için etkilenen bölgelerde hissizlik olabilir. Bu, özellikle omuz, kol, el veya parmaklarda hissizlik, karıncalanma veya uyuşma olarak kendini gösterebilir.
- Omuzda ve kolda ağrı: Yaralanma bölgesinde keskin, yanıcı veya elektrik çarpmasına benzer bir ağrı hissi olabilir. Özellikle travmatik yaralanmalarda bu ağrı oldukça şiddetli olabilir.
- Refleks kaybı: Koldaki tendon refleksleri azalabilir veya tamamen kaybolabilir. Örneğin, dirsek refleksi ya da bilek refleksi test edildiğinde normal bir yanıt alınmayabilir.
- Kolun anormal pozisyonu: Brakial pleksus felci olan bazı kişilerde “waiter’s tip” denilen karakteristik bir kol pozisyonu görülebilir. Bu durumda kol aşağı doğru sarkık, dirsek düz, avuç içi geriye dönük ve başparmak aşağıda olacak şekilde durur.
- Kas atrofisi (kas erimesi): Uzun süreli brakial pleksus felci vakalarında, kullanılmayan kaslar zamanla zayıflayarak küçülmeye (atrofi) başlar. Bu durum kolda belirgin kas erimesine yol açabilir.
- Eklem sertliği: Kolun hareket ettirilememesi nedeniyle eklemler zamanla sertleşebilir ve hareket kabiliyetinde kalıcı kayıplar meydana gelebilir.
Belirtilerin şiddeti, sinirlerin ne kadar hasar gördüğüne ve hangi sinirlerin etkilendiğine bağlı olarak değişir. Hafif vakalarda sinir fonksiyonu birkaç ay içinde kendiliğinden iyileşebilirken, daha ciddi yaralanmalar cerrahi müdahale gerektirebilir.
Brakial Pleksus Felcinin Tanı Yöntemleri
Brakial pleksus felcinin tanısı, hastanın belirtileri, travma öyküsü ve klinik değerlendirmeye dayanarak konulur. Sinirlerin hasar görüp görmediğinin ve hasarın derecesinin belirlenmesi için çeşitli görüntüleme yöntemleri ve sinir testleri kullanılır. Brakial pleksus felcinin tanısında kullanılan ana yöntemler:
- Fizik muayene
Tanının ilk aşaması, hastanın fiziksel belirtilerinin değerlendirilmesidir. Doktor, kolun, omzun ve elin hareketlerini ve kuvvetini değerlendirir. Ayrıca, sinir fonksiyonlarını incelemek için refleksleri test eder ve duyusal kayıp olup olmadığını kontrol eder. Muayene sırasında şu belirtiler değerlendirilir:
- Kas gücü
- Refleksler
- Duyusal kayıp (hissizlik veya karıncalanma)
- Eklem hareket açıklığı
- Kolda veya elde anormal duruş
- Elektromiyografi (EMG) ve sinir iletim çalışmaları
EMG, kasların elektriksel aktivitesini ölçmek için kullanılır. Sinir hasarının kaslarda nasıl bir etki bıraktığını belirlemek amacıyla yapılır. Bu testte, ince bir iğne kaslara yerleştirilir ve sinirlerin kaslara gönderdiği sinyaller kaydedilir. EMG, sinirlerin fonksiyonunu ve hangi seviyede hasar olduğunu anlamaya yardımcı olur.
Sinir iletim çalışmaları ise sinirlerin elektrik sinyallerini ne kadar hızlı ilettiğini ölçer. Sinirlerdeki hasarın derecesini ve hangi sinirlerin etkilendiğini belirlemek için kullanılır. Bu test, brakial pleksus sinirlerinin iletim hızındaki yavaşlamaları tespit eder.
- Manyetik rezonans görüntüleme (MRI)
MRI, sinir hasarının ve çevredeki yumuşak dokuların detaylı görüntülerini elde etmek için kullanılır. Özellikle brakial pleksus sinirlerinin omurilikten çıkış yerindeki durumu değerlendirmek için oldukça faydalıdır. Sinirlerin sıkıştığı, yaralandığı veya kopup kopmadığı MRI ile görülebilir. Ayrıca, omurilikten çıkan sinir köklerindeki sorunları tespit etmek için de kullanılır.
- Manyetik rezonans nörografi (MRN)
MRN, MRI’nın özel bir türüdür ve brakial pleksus sinirlerinin görüntülenmesinde daha hassas bir yöntemdir. Sinirlerin yolunu, hasarın nerede olduğunu ve hangi sinirlerin etkilendiğini detaylı bir şekilde gösterir. Brakial pleksus felci tanısında oldukça etkili bir görüntüleme tekniğidir.
- Bilgisayarlı tomografi (BT) ve miyelografi
BT, brakial pleksus sinirleri ve çevresindeki kemik yapıları hakkında ayrıntılı bilgi sağlayabilir. Miyelografi ile birlikte uygulandığında omurilikten çıkan sinir köklerinin durumu daha iyi değerlendirilebilir. Miyelografide, omuriliği ve sinirleri daha iyi görmek için omurga kanalına kontrast madde enjekte edilir ve ardından BT ile görüntüler alınır.
- Ultrasonografi
Ultrason, brakial pleksus sinirlerine ve sinir köklerine yakın dokuları görüntülemek için kullanılabilir. Özellikle sinirlerin sıkıştığı bölgeleri ve sinir çevresindeki yapısal sorunları değerlendirmekte faydalıdır.
- Röntgen
Röntgen, özellikle kemik yapılarında kırık veya çıkık gibi sorunlar olup olmadığını değerlendirmek için kullanılır. Omuz çıkıkları veya köprücük kemiği kırıkları, brakial pleksus sinirlerini etkileyebilir. Sinir hasarına yol açan kemik sorunlarının tanısında faydalıdır.
- Nörolojik değerlendirme
Doktor, sinir hasarının neden olduğu kas zayıflığını, felci ve duyusal kayıpları değerlendirmek için kapsamlı bir nörolojik muayene yapar. Nörolojik muayene sırasında sinirlerin hangi bölümlerinin etkilendiği ve hasarın derecesi belirlenir. Bu, doğru tedavi planlaması için önemli bir adımdır.
Tanı Sürecinde Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Hasarın süresi: Yaralanma ile belirtiler arasındaki süre, tedavi planlamasında önemlidir. Uzun süredir devam eden sinir hasarları, tam iyileşmeyi zorlaştırabilir.
- Yaralanmanın türü: Sinirlerin sıkışma, kopma veya gerilme durumlarına göre tanı yöntemleri ve tedavi planları değişebilir.
- Travma öyküsü: Hastanın geçirdiği travma (örneğin trafik kazası, düşme) ayrıntılı bir şekilde değerlendirilir. Bu, sinirlerin hangi seviyede ve ne kadar hasar gördüğünü anlamaya yardımcı olur.
Brakial pleksus felcinin tanısı konduktan sonra, hasarın şiddetine bağlı olarak cerrahi veya konservatif (ameliyatsız) tedavi seçenekleri değerlendirilir. Erken tanı ve doğru müdahale, fonksiyon kaybının en aza indirilmesinde büyük önem taşır.
Brakial Pleksus Felcinin Tedavisi
Brakial pleksus felcinin cerrahi tedavisi, sinir hasarının derecesine ve ciddiyetine bağlı olarak farklı teknikleri içerir. Cerrahi müdahale genellikle sinirlerin kendiliğinden iyileşmediği, ağır hasarlı veya kopmuş olduğu durumlarda yapılır. Cerrahi tedavi seçenekleri, sinirlerin yeniden yapılandırılmasını, sinir fonksiyonunun geri kazandırılmasını ve kas gücünün onarılmasını amaçlar. Brakial pleksus felcinde kullanılan başlıca cerrahi tedavi yöntemleri:
- Sinir grefti
Sinirin hasar gördüğü veya koptuğu durumlarda, vücudun başka bir yerinden (genellikle bacaklardan alınan) sağlıklı bir sinir parçası, brakial pleksus üzerindeki hasarlı bölgeye nakledilir. Bu sinir grefti, sinir uçları arasında bir köprü görevi görerek sinir iletimini yeniden sağlar. Ancak sinirlerin iyileşmesi uzun sürebilir ve tam fonksiyon geri kazanılamayabilir.
- Sinir transferi
Eğer sinir kökleri omurilikten ayrılarak ciddi bir hasar görmüşse, vücudun başka bir bölgesindeki işlevsel sinirler, brakial pleksus sinirlerinin hasarlı olanlarına bağlanabilir. Bu işlemde, daha az önemli bir sinir (örneğin göğüs kaslarını kontrol eden sinirler) alınır ve brakial pleksus sinirlerine nakledilir. Sinir transferi, özellikle omuz ve dirsek işlevlerini geri kazandırmada etkili olabilir.
- Nöroliz
Brakial pleksus üzerindeki sinirler, yaralanma sonucunda sıkışmış veya çevresindeki dokular tarafından baskı altında olabilir. Nöroliz, sinirin çevresindeki dokulardan temizlenmesi ve baskıdan kurtarılması işlemidir. Bu yöntem, sinirin daha fazla hasar görmesini önler ve fonksiyonun geri kazanılmasına yardımcı olabilir.
- Artrodez
Bu yöntem, brakial pleksus felci nedeniyle kol veya el işlevinin geri kazanılamadığı durumlarda eklemlerin sabitlenmesi işlemidir. Genellikle omuz ya da dirsekte yapılır ve eklem hareketini stabilize ederek fonksiyonel bir konum sağlar.
- Serbest fonksiyonel kas transferi
Bu cerrahi teknik, felçli bölgeye kas işlevini geri kazandırmak için vücudun başka bir bölgesinden canlı kasların transfer edilmesini içerir. Kasla birlikte bu kası kontrol eden sinir ve kan damarları da transfer edilerek yeni bir kan ve sinir kaynağına bağlanır.
- Tendon transferi
Brakial pleksus felcinde kas gücü kaybolduğunda, vücudun başka bir bölümünde sağlam bir kasın tendonu, felçli bölgeye transfer edilir. Bu yöntemle, işlevsel bir kasın hareketi başka bir kas veya ekleme aktarılabilir.
Brakial pleksus cerrahisi genellikle acil yapılması gereken bir işlem değildir ve sinir iyileşmesini gözlemlemek için birkaç ay beklenebilir. Ancak ciddi yaralanmalarda cerrahi müdahale ne kadar erken yapılırsa, sonuçlar o kadar olumlu olabilir. Sinirlerin yeniden iyileşmesi zaman alabilir; tam fonksiyonun geri kazanılması birkaç ay hatta yıl sürebilir. Cerrahi sonrası fizyoterapi, sinir ve kas fonksiyonlarının geri kazanılmasında kritik rol oynar.
Cerrahinin başarı oranı, yaralanmanın şiddetine, cerrahinin zamanlamasına ve kişisel faktörlere bağlıdır.